Bu Ay Gökyüzü: Ocak 2022

Orion Bulutsusu (Kaynak: NASA, ESA, M. Robberto -Space Telescope Science Institute/ESA ve Hubble Uzay Teleskobu Orion Treasury Project Team)

Çıplak gözle gökyüzü: Çıplak gözle takımyıldızları, gezegenlerin hareketlerini, Ay’ın evrelerini, örtülmeleri (bir gökcisminin diğerinin önünden geçmesi), Ay ve Güneş tutulmalarını, göktaşı yağmurlarını, kuyrukluyıldızları, ikili yıldızları, değişen yıldızları, bulutsuları, yıldız kümelerini, hatta milyonlarca ışık yılı uzaklıktaki birkaç gökadayı gözleyebiliriz. Üstelik gökyüzünde geniş bir alanın gözlenmesini gerektirdiği için, gezegenlerin ve Ay‘ın hareketleri, takımyıldızlar, göktaşı yağmurları gibi gök olaylarını gözlemlemenin en iyi yolu onlara herhangi bir araç olmaksızın bakmaktır.

Ocak ayında gökyüzüne kış geliyor. Kış takımyıldızları olarak da bilinen Orion, Büyük Köpek, Küçük Köpek ve İkizler havanın kararmasıyla birlikte doğmuş oluyor. Ayrıca üç parlak yıldızın oluşturduğu ve kış gökyüzünün simgesi olarak kabul edilen Kış Üçgeni de gökyüzünde yükselmeye başlıyor. Bunun yanı sıra gökyüzündeki en parlak gökada olan Andromeda Gökadası gökyüzünde tam tepede yer alıyor. Gökyüzünün en parlak bulutsusu olan Orion Bulutsusu Orion Takımyıldızı’yla birlikte doğu ufkundan yükseliyor.

1 Ocak saat 22.00, 15 Ocak saat 21.00, 31 Ocak saat 20.00’de gökyüzünün genel görünümünü gösteren gökyüzü Haritası.

Gökyüzü haritasına nasıl bakmalıyım? Gökyüzü haritasının kenarları ufku, tam ortasıysa başucu noktasını gösterir. Başucu, başınızı kaldırdığınızda tam tepede gördüğünüz yerdir. Haritayı kullanabilmek için, haritada işaretli yönleri yeryüzündeki gerçek yönlerle çakıştırmak gerekir. Bunu yapabilmenin tek yolu, haritayı başınızın üzerine kaldırıp gökyüzüne bakar gibi bakmaktır. Bir gökyüzü haritasına baktığımızda, çeşitli büyüklüklerde noktalar (küçük daireler demek daha doğru) ve onları birleştiren çizgiler görürüz. Noktalar yıldızları, bunların çizgilerle birleştirilmesiyle oluşturulmuş şekillerse takımyıldızları simgeler. 

Kış Üçgeni

Kış gökyüzünün üç parlak yıldızının oluşturduğu ve kış gökyüzünün simgesi olarak kabul edilen Kış Üçgeni Ocak ayında hava karardıktan sonra doğu yönünde gökyüzünde yükselmeye başlıyor.

Kış gökyüzünün en parlak yıldızlarından üçü belirgin bir üçgen oluşturur. Üçgenin köşelerinden biri olan ve Akyıldız olarak da bilinen Sirius hem Büyük Köpek Takımyıldızı’nın hem de tüm gökyüzünün en parlak yıldızıdır. Küçük Köpek Takımyıldızı’nın en parlak yıldızı olan Prokyon, üçgenin bir başka köşesini oluşturur. Orion’da yer alan Betelgöz üçgenin diğer bir köşesini oluşturur. Bu yıldız kırmızı rengiyle dikkat çeker. Bu onun bir kırmızı dev olmasından kaynaklanır. Yüzeyi görece soğuk, çok büyük bir yıldızdır. Öyle ki çapı Güneş’inkinin yaklaşık 800 katıdır. Kış Üçgeni, ilkbaharın sonlarına kadar akşam gökyüzünde görülebilecek.

Takımyıldızlar ve Gökyüzündeki Şekiller: Eski çağlarda yaşamış̧ insanlar gökyüzündeki parlak yıldızları hayali çizgilerle birleştirerek onları bazı hayali kahramanlara, nesnelere ya da hayvanlara benzetmişler. Bazı parlak yıldızların da takımyıldızlardan bağımsız olarak üçgen, kare, altıgen gibi geometrik şekillerin köşelerini oluşturduğu hayal edilmiş. Takımyıldızlar ve bu geometrik şekiller yıldızları gökyüzünde bulmanın kolay bir yolu olmuş̧. Takımyıldızlar ve geometrik şekiller günümüzde de gökyüzünü tanımak isteyen gözlemcilerinin en büyük yardımcısı.

Orion’un kılıcının ışıltısı

Hava karardıktan sonra doğu ufku üzerinde gökyüzünün en belirgin takımyıldızlarından biri olan Orion belirir. Orion, en az kendisi kadar ünlü bir gökcismi olan Orion Bulutsusu’nu barındırır.

Yunan Mitolojisinde iri cüsseli bir avcıyı simgeleyen Orion, mitolojiye göre bir akrep tarafından sokulduktan sonra gökyüzüne yerleşir.  Bu öykünün ortaya çıkışı büyük olasılıkla Akrep Takımyıldızı ve Orion Takımyıldızı’nın aynı anda gökyüzünde görülmeyişinden kaynaklanır.

Orion Takımyıldızı, Orion’un belindeki kemeri simgeleyen benzer parlaklıktaki üç yıldız sayesinde kolayca tanınabilir. Ocak ayında hava karardıktan sonra bu üç yıldız ufkun üzerinde dikey olarak görülür.

Orion Takımyıldızı’nda bulunan Orion Bulutsusu, gökyüzündeki en parlak bulutsudur. Bunun nedeni, içinde bulunan çok genç ve çok parlak yıldızlardır. Bunlardan özellikle bulutsunun merkezinde bulunan dördü bulutsunun temel ışık kaynağını oluşturur.

Bulutsu: Evrenin oluşumundan artakalan ya da yıldızların çeşitli biçimlerde patlamaları sonucu ortaya çıkan, gaz ve tozdan oluşan gökcisimleridir. Yıldızlar bulutsuların içindeki gazın sıkışmasıyla oluşur. İçinde yeni doğmuş yıldızlar bulunan bulutsular ışık yayar. Bazı bulutsular ise önünde bulundukları yıldızların da ışığını soğurduklarından, karanlık görünürler. Yıldızların ölümü sonucunda oluşan bulutsular gezegenimsi bulutsular ve süpernova kalıntıları olmak üzere iki gruba ayrılır. Gezegenimsi bulutsular küçük kütleli yıldızların dış katmanlarını uzaya savurmasıyla, süpernova kalıntılarıysa büyük kütleli yıldızların patlamasıyla oluşur.

Orion Bulutsusu, gökyüzünde bulunması en kolay gökcisimlerinden biridir. Bulutsu, parlaklığı sayesinde şehir içinden bile, ışık kirliliğinden fazla etkilenmeyen bölgelerde çıplak gözle seçilebilir. Orion Bulutsusu’nu görmek için, Orion’un kemerini oluşturan parlak üç yıldızın biraz altına bakmak yeterlidir. Orion Bulutsusu’nun görünen bölümü bile gökyüzünde geniş bir alana yayılır. Genişliği, dolunayın çapının yaklaşık dört katını bulur. Bu nedenle amatörler bulutsuyu bir dürbünle izlemeyi sever. Bulutsunun merkezindeki Trapez’in dört parlak yıldızını ayırt edebilmek için en azından küçük bir teleskop gerekir.

Andromeda Gökadası

Ocak ayının başlarında hava karardıktan sonra çıplak gözle görebileceğimiz en uzak gökcismi olan Andromeda Gökadası tam tepede yer alıyor.

Andromeda Gökadası (M31) (Fotoğraf: Adam Evans CC BY-NC 2.0)

Andromeda Gökadası bize 4,5 milyon ışık yılı uzakta olmasına karşın çıplak gözle gökyüzünde görülebilir. Ocak ayında tam tepede olması da gözlemlerin ışık kirliliğinden olabildiğince az etkilenmesini sağlar. Yine de gökadayı kent merkezlerinden görmek zordur.

Andromeda’yı nasıl bulacağım?

Andromeda Gökadası’nı yani M31’i bulmak için genellikle gökyüzündeki belirgin şekillerden biri olan Büyük Kare’den yararlanılılır. Büyük Kare aynı zamanda Kanatlı At’ın gövdesini oluşturur. Büyük Kare’nin kuzeydoğu köşesini oluşturan yıldızdan başlayıp haritadaki okları izleyerek gökadayı gökyüzünde bulabilirsiniz.

Andromeda Gökadası’nı gökyüzünde bulmak için kullanılan Büyük Kare.

M31’i çıplak gözle bulmada biraz deneyim kazandıktan sonra onu bir dürbünle bulmak çok daha kolay olur. Gökada gökyüzünde geniş bir alana yayıldığı için bir dürbünün görüş alanını neredeyse doldurur. Eğer gökyüzü yeterince karanlıksa, gökadanın sarmal kolları dürbünle seçilebilir. Bir teleskopla bakıldığındaysa teleskopun büyütme oranına bağlı olarak gökadanın yalnızca bir bölümü görüş alanına sığar.

Gökada: Gökadalar, evrendeki en büyük gökcisimleridir. Bazıları, yüz milyarlarca yıldız içerir. Gökadalar yıldızlar, yıldız kümeleri ve bulutsular içeren dev sistemlerdir. Gökadaların binlercesi, ortalama bir teleskopla gözlenebilir. Gökadalar, çeşitli türlerinden (sarmal, çubuklu sarmal veya eliptik) ve görüş açımızdan dolayı farklı biçimlerde görünürler.      

Ocak gökyüzünde gezegenler

5 Ocak’ta günbatımının ardından güneybatı ufku

Aylardır akşam gökyüzünde parlayan Venüs bu ay sabah gökyüzüne geçiyor. Gezegen yalnızca Ocak’ın ilk günlerinde akşam gökyüzünde görülebilecek. Bunun için günbatımının hemen ardından güneybatı ufku üzerine bakmak gerekiyor. Venüs, ayın ilk haftasından sonra sabah gökyüzünde görülebilecek. Günler ilerledikçe hızla yükselecek ve ayın sonlarına doğru henüz hava aydınlanmaya başlamadan önce doğuyor olacak. Gezegeni sabah görmek için ayın ortasından sonra güneydoğu ufku üzerine bakmak yeterli.

Mars sabah hava aydınlanmadan kısa bir süre önce güneydoğu ufkundan doğuyor. Gezegenin konumu ay boyunca neredeyse hiç değişmiyor. Gezegen ayın sonlarına doğru Venüs’le yakın konumda olacak. Mars, bu sırada Venüs’ün sağında görülebilir. Mars’ı görebilmek için hava aydınlanmadan gözlem yapmak gerekiyor çünkü gezegenin parlaklığı alacakaranlıkta görülebilecek kadar yüksek değil. Turuncu rengi, onu tanımayı kolaylaştırıyor.

Jüpiter ayın ilk günleri Venüs’ün onun sol üstünde görülebiliyor. İki parlak gezegenin arasında yer alan Satürn’ü görebilmek içinse havanın kararmasını beklemek gerekiyor. Ancak bu sırada Satürn ufka çok yakın bir konumda bulunuyor. Ay sonunda Jüpiter, hava karardıktan yaklaşık bir saat sonra batıyor olacak. Satürn ise günbatımıyla birlikte batacağından artık akşam gökyüzünde görülemeyecek.

Merkür ayın ilk yarısında akşam gökyüzünde gözlem için yılın en iyi konumlarından birinde olacak. Ayın ilk günleri Venüs’ün sol üstünde olacak. Normalde ufuktan çok az yükseldiği için görülmesi zor olan gezegeni bu sayede gökyüzünde bulmak görece kolay olacak. Merkür 4 Ocak’ta Ay’ın sağında olacak. Bu da onun o gökyüzünde bulunmasını kolaylaştıracak.

Dörtlük Göktaşı Yağmuru

Ocak ayının ilk yarısında etkinliğini sürdürecek olan Dörtlük Göktaşı Yağmuru 3/4 Ocak gecesi en yüksek etkinliğine ulaşacak.

Dörtlük Göktaşı Yağmuru ideal gözlem koşullarında saatte 120 kadar göktaşının görülebileceği bir gök olayı. Ay’ın bu tarihlerde gökyüzünde bulunmayışı çok sayıda göktaşının görülebilmesine olanak sağlayacak. Dörtlük Göktaşı Yağmuru’nu izlemek için en iyi zaman 3/4 Ocak gecesi, geceyarısından sonrası.

Göktaşı Yağmuru: Dünya’nın atmosferine girip yanan küçük göktaşları geceleri gökyüzünde hızla kayan ışıklar olarak görülür. Dünya belli dönemlerde kuyrukluyıldızların yörüngelerine bıraktığı taş ve tozların içinden geçer. Bu sırada çok sayıda göktaşı atmosfere girip yanar. Bu olaylara göktaşı yağmuru adı verilir. Göktaşı yağmurlarını gözlemlemek için herhangi bir gözlem aracı gerekmez. En iyisi gökyüzünde olabildiğince geniş bir alanı görebilecek şekilde yere uzanıp çıplak gözle gözlem yapmaktır. Elbette uzun süre hareketsiz kalınacağı da düşünüldüğünde üşümeye karşı gerekli önlemleri almak koşuluyla…

 

Önceki İçerikCovid-19 ve Kentler II: Eşitsizlikler Sarmalı
Sonraki İçerikMeraklısına Bilim: Stres nedir, stresle nasıl baş edilir?
Alp Akoğlu

ODTÜ Fizik Bölümünden mezun olduktan sonra, TÜBİTAK Bilim ve Teknik dergisinin yazar kadrosunda çalışmaya başladı. Başta TÜBİTAK Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği olmak üzere çeşitli etkinliklerin koordinasyonunda rol alarak bilimin, özellikle de gökbilimin popülerleştirilmesi ve yaygınlaştırılması için çalıştı. Çeşitli üniversitelerde ve başka eğitim kurumlarında bilim iletişimi konusunda çok sayıda sunum gerçekleştirdi, bilim haberciliği konusunda eğitimler verdi. TÜBİTAK Bilim Çocuk dergisini ilk çıkaran ve uzun yıllar devam ettiren ekipte yer aldı. Derginin editörlüğünü ve ardından yayın yönetmenliğini yaptı. 2019 yılında TÜBİTAK’tan ayrıldı. 2019-2021 yılları arasında KAFA Çocuk ve Bilim dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. Şu anda GUHEM Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi’nde Uzay Farkındalığı Eğitim Destek Ofisi Direktörü olarak çalışmalarını sürdürüyor.