Bu Ay Gökyüzü: Aralık 2022

1 Aralık saat 22.00, 15 Aralık saat 21.00, 31 Aralık saat 20.00’de gökyüzünün genel görünümünü gösteren gökyüzü haritası

Aralık, kış mevsiminin başı sayılır. Havanın soğuk, gündüzlerin en kısa, gecelerinse en uzun olduğu zamandır. Olumlu yanından bakacak olursak, Aralık ayında hava erkenden karardığı için gökyüzünü gözlemlemek için uzun bir zamanımız var. Öyle ki akşam eve giderken, hatta sabah kalktığımızda gökyüzünde yıldızları, gezegenleri görebiliriz. Aralık ayı, gökyüzünde kış takımyıldızları olarak da bilinen bazı belirgin takımyıldızların gökyüzünde görülmeye başlandığı zaman. Boğa, Orion, İkizler, Arabacı ve Büyük Köpek bunlardan bazıları. Aynı zamanda sonbaharın simgesi olan Kanatlı At, Andromeda, Perseus da iyice yükselmiş olur. Hava kararırken batı yönünde, yazın görmeye alışkın olduğumuz takımyıldızların bazıları da görülebilir. Yaz Üçgeni’ni oluşturan yıldızlara ev sahipliği yapan Lir, Kuğu ve Kartal gibi…

Hiç batmayan takımyıldızlar

Gün boyunca tüm gökyüzü doğudan batıya doğru hareket eder (Dünya kendi çevresinde döndüğünden biz böyle görürüz.) Gündüz Güneş’in ve Ay’ın, geceyse diğer gökcisimlerinin doğudan batıya doğru hareketini izleyebiliriz.

Kutup Yıldızı ve çevresindeki yıldızların 7+ saatlik görüntüsü (Arizona, ABD, Wikimedia Commons, LCGS Russ)

Gökyüzünün bir bölgesinde yer alan gökcisimleri ise farklı bir hareket yapar. Hatta gökcisimlerinden biri, olduğu yerde durur. İşte bu gökcismi Kutupyıldızı’dır.

Kutupyıldızı Dünya’nın dönme ekseni doğrultusunda yer alır. Bu nedenle gezegenimiz kendi ekseni çevresinde dönerken gökyüzündeki her şey onun çevresinde dolanıyor görünür. Kutupyıldızı da gökyüzünde neredeyse hep aynı yerde görünür, fotoğrafta görebileceğiniz gibi küçük bir hareket yapsa da bunu çıplak gözle fark edemeyiz. Bir fotoğraf makinesini Kutupyıldızı’na çevirip gece boyunca fotoğraf çekersek yıldızların onun çevresinde dairesel çizgiler çizdiğini görürüz.

Tüm yıldızlar Kutupyıldızı’nın çevresinde dönüyor göründüğünden ona yakın mesafede olan yıldızlar hiçbir zaman ufkun altına inmez. Kutupyıldızı’nın bulunduğu kuzey gök kutbu çevresinde dolanıp dururlar. Bu yıldızların oluşturduğu takımyıldızlar, yılın herhangi bir zamanı, herhangi bir saatte gökyüzünde görülebilir. Yalnız, Kutupyıldızı’na göre konumları farklı olur.

Büyük Ayı hemen hemen herkesin tanıdığı bir takımyıldızdır. Bu takımyıldız bir tavaya ya da cezveye benzeyen şekliyle ve parlak yedi yıldızı sayesinde gökyüzünde kolayca bulunur. Büyük Ayı, sonbahar aylarında ufkun üzerinde iyice alçalır. Hatta ülkemizin kuzey bölgelerinde kepçenin altındaki yıldızlar ve kepçenin sapının ucu ufku neredeyse sıyırarak geçer. Güney bölgelerden ya da ufkun tam olarak açık olmadığı yerlerden bu yıldızları yılın belli bir dönemi (tam da bu sıralar) göremeyiz, dolayısıyla bu sıralar Büyük Ayı’yı gökyüzünde bulmak zor olabilir.

Kutupyıldızı, Küçük Ayı’nın bir üyesidir. Bu takımyıldız da Büyük Ayı gibi bir kepçeye ya da cezveye benzetilir. Ancak kepçeyi oluşturan bazı yıldızlar sönük olduğundan takımyıldızı seçmek Büyük Ayı’yı seçmekten daha zordur. Kutupyıldızı ayının kuyruğunun ucunu oluşturur ve takımyıldızın kalanı bu yıldızın çevresinde dolanır.

Kraliçe, kuzeye doğru bakıldığında hemen göze çarpan, M biçimindeki (yılın başka zamanlarında konumuna göre W olarak da algılanabilir) takımyıldızdır. Kraliçe, derin gökyüzü cisimleri bakımından zengindir. Bunun nedeni Samanyolu kuşağında yer almasıdır. Kraliçe’deki gökcisimleri arasında açık yıldız kümeleri başta gelir. Bir dürbünle hatta çıplak gözle takımyıldızda gezintiye çıkarsanız bunlardan birkaçına denk gelebilirsiniz.

Kral, Kraliçe’ye göre sönük yıldızlardan oluşur ve bulunması biraz zordur. Ancak birbirine yakın parlaklıktaki yıldızlardan oluşan bu takımyıldız, bu sıralar hava karardığında en yüksek konumunda, neredeyse tam tepede bulunuyor.

Hiç batmayan takımyıldızlar arasında bulunan Ejderha, gökyüzünde geniş bir alana yayılan ama pek de parlak olmayan yıldızlardan oluştuğu için çok da tanınmayan bir takımyıldızdır. Ejderha’nın şekli bir S’ye benzetilebilir. Ejderha’yı gökyüzünde bulurken, başını oluşturan dörtgenden başlamak en iyisi. Bu dörtgen Küçük Ayı’nın kepçesinin kenarını oluşturan iki yıldız ile Vega’nın arasında yer alır. Dörtgeni bulduktan sonra haritadan yararlanarak ejderhanın gövdesi de bulunabilir.

Takımyıldızlar ve gökyüzündeki şekiller

Eski çağlarda yaşamış̧ insanlar gökyüzündeki parlak yıldızları hayali çizgilerle birleştirerek onları bazı hayali kahramanlara, nesnelere ya da hayvanlara benzetmişler. Bazı parlak yıldızların da takımyıldızlardan bağımsız olarak üçgen, kare, altıgen gibi geometrik şekillerin köşelerini oluşturduğu hayal edilmiş. Takımyıldızlar ve bu geometrik şekiller yıldızları gökyüzünde bulmanın kolay bir yolu olmuş. Takımyıldızlar ve geometrik şekiller günümüzde de gökyüzünü tanımak isteyen gözlemcilerinin en büyük yardımcısı.

Ülker Yıldız Kümesi

Ülker’in gökyüzünün en ünlü yıldız kümesi olduğu söylenebilir. Gökyüzünün en parlak yıldız kümesi olduğu için gökyüzüne arada bir de olsa bakan herkesin dikkatini çeker. Küme, sonbaharın sonlarında ve kış başında havanın kararmasıyla birlikte tam doğu ufkunun üzerinde görülebilir. Bu nedenle kümeyi yaklaşan kış mevsiminin habercisi olarak düşünebiliriz. gökyüzünde yaklaşık dört dolunay çapında bir alan kaplar.

Ülker (pleiades) yıldız kümesi (NASA, ESA, AURA/Caltech, Palomar Observatory)

Ülker, çeşitli söylencelere konu olmuştur. Kümedeki parlak yıldızlar günümüzde de Yunan mitolojisinden gelen adlarıyla anılıyorlar: Alcyone, Merope, Electra, Maia, Taygeta, Celeano ve Sterope. Kümedeki parlak yıldızlardan Atlas bu yedi kız kardeşin babası, belli belirsiz görünen Pleione ise annesidir.

Birçok gözlemci, M45’i küçük bir kepçeye, Büyük Ayı’nın minyatür haline benzetir. Kepçenin sapını oluşturan yıldız Atlas, onun hemen yanında bulunan daha sönük yıldızsa Pleione’dir. Anne Pleione, Atlas’a göre belirgin biçimde sönüktür; bu nedenle ışık kirliliğinin yoğun olduğu yerlerden çıplak gözle görülemeyebilir. Ülker’i yazının başındaki genel haritada bulabilirsiniz.

Çift Küme

Ülker kadar ünlü olmasa da onun yakınlarında gökyüzünün en parlak yıldız kümelerinden olan iki açık yıldız yıldız kümesi daha bulunur.

Çift küme (Wikimedia Commons, Genuson)

Bu iki küme birbirine çok yakındır ve benzer parlaklıktadır. O nedenle birlikte “Çift Küme” adını alırlar. Çift Küme, Perseus Takımyıldızı sınırlarında olsa da gökyüzünde Perseus ile Kraliçe’nin tam ortasında yer alır. Çift Küme, Yunan mitolojisinde Perseus’un kılıcının kabzasının üzerindeki mücevherleri simgeler. Çıplak gözle bakıldığında gerçekten de bir mücevheri andırır.

Çift Küme Kraliçe ve Perseus takımyıldızlarının arasında yer alır.

Çift Küme’yi oluşturan yıldız kümelerinin (NGC 869 ve NGC 884) her biri gökyüzünde Ay’ın kapladığı kadar bir alan kaplar. NGC 869, daha parlak olmasının yanı sıra daha zengin bir kümedir. Bir dürbünle kümenin onlarca yıldızı seçilebilir. NGC 884’ün farklı yanı içerdiği kırmızı yıldızlardır. Bu küme biraz daha sönük olduğundan daha uzakmış gibi gelir. Oysa kümeler bize yaklaşık aynı uzaklıktadır. Çift Küme gökyüzünün temiz ve açık olduğu durumlarda çıplak gözle kolaylıkla seçilir.

Açık Yıldız Kümesi

Yıldız kümeleri birbirlerine yakın, kütleçekimiyle bağlı yıldızlardan oluşur. Genellikle aynı bulutsudan oluştukları için aynı kümede yer alan yıldızların özellikleri benzerdir. Gözleyebildiğimiz açık yıldız kümeleri, gökadamız Samanyolu içinde yer alır. Çoğunlukla genç yıldızlardan oluşan bu kümeler, 50 ila 10,000 arasında yıldız içerir. Açık yıldız kümelerinin genç yıldızlardan oluşmasının nedeni, gökadamızın dönüşüne bağlı olarak yıldızlarının zamanla birbirlerinden uzaklaşması, böylece kümelerin dağılmasıdır. Açık yıldız kümeleri, amatör gözlemcilerce en çok gözlenen gökcisimleridir. Çünkü, bir dürbünle yüzlercesini görmek olasıdır.

İkizler göktaşı Yağmuru

İkizler göktaşı yağmuru (Asim patel, Wikimedia Commons)

7 ve 17 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen İkizler (Geminid) Göktaşı Yağmuru 13/14 ve 14/15 Aralık geceleri en yüksek etkinliğinde olacak. İkizler Göktaşı Yağmuru’nun en etkin olduğu sırada aysız bir gecede saatte 120 kadar göktaşı görülebilir. Bu yıl 13 ve14  Aralık geceleri göktaşı yağmurunun daha etkin olduğu geceyarısından sonraki saatlerde Ay gökyüzünde olacağından görülebilecek göktaşı sayısı bundan daha az olacak. Bu nedenle Ay henüz doğmadan, geceyarısından önceki saatlerde gözlem yapılması daha verimli olabilir. Ayrıca İkizler Göktaşı Yağmuru parlak göktaşlarıyla bilinir. O nedenle Ay gökyüzünde olsa bile en azından parlak göktaşlarını görmek mümkün. Göktaşı yağmurları sırasında göktaşları gökyüzünün herhangi bir bölgesinde görülebilir. O nedenle en iyisi gökyüzünün Ay’ın ışığından ve diğer ışık kaynaklarından en az etkilenen, olabildiğince geniş bir alanını görebilecek şekilde yere ya da bir şezlonga uzanarak gözlem yapmak.

Göktaşı Yağmuru

Dünya’nın atmosferine girip yanan küçük göktaşları geceleri gökyüzünde hızla kayan ışıklar olarak görülür. Dünya belli dönemlerde kuyrukluyıldızların yörüngelerine bıraktığı taş ve tozların içinden geçer. Bu sırada çok sayıda göktaşı atmosfere girip yanar. Bu olaylara göktaşı yağmuru adı verilir.

Aralık’ta Gezegenler

Merkür ay boyunca akşam günbatımından sonra güneybatı ufku üzerinde bulunuyor. Ayın ilk günleri ufka yakın olduğu için gezegeni görmek zor. Ayın sonlarına doğru yılın gözlem için en iyi konumlarından birine gelecek ve günbatımından yaklaşık 1,5 saat sonra batacak. Gezegeni bu sırada görmek için güneybatı ufku üzerine bakmak gerekiyor.

Venüs Ekim’de sabah gökyüzünden akşam gökyüzüne geçmişti. Gezegen bu ayın ortalarından sonra akşam günbatımından sonra güneybatı ufku üzerinde görülmeye başlayacak. Gezegeni, takip eden günlerde gökyüzünde giderek daha yüksek konumda görebileceğiz.

Mars hava karardığında güneydoğu ufku üzerinde yer alıyor. Çok parlak olmasa da turuncu rengi sayesinde kolayca tanınan gezegen hava karadığında her gün gökyüzünde biraz daha yükselmiş olacak.

Jüpiter günbatımında güneydoğu ufku üzerinde yükselmiş oluyor. Gezegen ayın başlarında hava karardıktan yaklaşık bir saat sonra gökyüzündeki en yüksek konumuna ulaşıyor ve bu sırada güney ufku üzerinde yer alacak. Ay sonundaysa hava karardığında gezegen en yüksek konumunu geçmiş olacak.

Satürn hava karardığında güney yönündeki en yüksek konumunu geçmiş oluyor. Gezegen artık erkenden batıyor. Gezegen Ayın başlarında geceyarısından önce batıyor. Ayın ilerleyen günlerinde gezegenin görülebileceği süre daha da kısalacak.

Hazırlayan: Alp Akoğlu
GUHEM-Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi


Creative Commons LisansıBu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. İçerik kullanım koşulları için tıklayınız


 

Önceki İçerikMeraklısına Bilim: Mühendisler nörolojik hastalıklara nasıl çözümler buluyor?
Sonraki İçerikMeraklısına Bilim: Ekmek mayasından neler öğrendik?
Alp Akoğlu

ODTÜ Fizik Bölümünden mezun olduktan sonra, TÜBİTAK Bilim ve Teknik dergisinin yazar kadrosunda çalışmaya başladı. Başta TÜBİTAK Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği olmak üzere çeşitli etkinliklerin koordinasyonunda rol alarak bilimin, özellikle de gökbilimin popülerleştirilmesi ve yaygınlaştırılması için çalıştı. Çeşitli üniversitelerde ve başka eğitim kurumlarında bilim iletişimi konusunda çok sayıda sunum gerçekleştirdi, bilim haberciliği konusunda eğitimler verdi. TÜBİTAK Bilim Çocuk dergisini ilk çıkaran ve uzun yıllar devam ettiren ekipte yer aldı. Derginin editörlüğünü ve ardından yayın yönetmenliğini yaptı. 2019 yılında TÜBİTAK’tan ayrıldı. 2019-2021 yılları arasında KAFA Çocuk ve Bilim dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. Şu anda GUHEM Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi’nde Uzay Farkındalığı Eğitim Destek Ofisi Direktörü olarak çalışmalarını sürdürüyor.