Anadolu’da neden sık sık deprem oluyor?  Deprem Türkiye’nin kaderi mi?

Anadolu ve yakın çevresinin deprem haritası. Sarı noktalar depremlerin yerlerini, beyaz oklar ise Anadolu'nun farklı yörelerinde yerkabuğunun hareket yönlerini gösteriyor. Görsel, editörlüğünü İbrahim Çemen ve Yücel Yılmaz'ın yaptığı Aktif Küresel Deprem bilimi: Neoteknotik ve Doğu Akdeniz Bölgesinin Deprem Potansiyeli başlıklı kitaptan değiştirilerek alındı.

Deprem, yer kabuğunu oluşturan kayaların zorlanarak kırılmasıyla ortaya çıkan hareketin, dalgalar halinde yayılıp, ulaştığı yerleri sarsması ve hasara neden olmasıdır.

O halde depremin oluşabilmesinin ana nedeni yerkabuğunun kırılmaya zorlanmasıdır. Bu soru hemen şu soruyu da beraberinde getiriyor. Anadoluda yerkabuğu, harekete çok mu zorlanıyor? Gerçekten de Anadolu kıtasal alanlarda dünyanın en hızlı hareket ettiği yörelerinden birisidir.

Kıtasal alan hareketlerinin hızlarını ve yönlerini; yani hareket vektörünü çok iyi ölçebiliyor ve gelişmesini izleyebiliyoruz. Bu hareketleri incelediğimizde Anadolunun önemli bir gücün etkisi altında harekete zorlandığını görüyoruz.   Arabistan kuzeye doğru ilerleyerek Doğu Anadolu‘yu bir dozer gibi sıkıştırıyor.  Doğu Anadolu, kuzey-güney yönünde sıkışıp kısalıp kalınlaşıyor ve yükseliyor. Doğu Anadolunun dağlık ve yüksek bir plato oluşunun nedeni de bu. Bu sıkışmayı karşılayabilmek için  Doğu Anadolu‘da kayalar  kırılarak faylar oluşuyor ve faylar boyunca, kayaların bağıl (göreceli) hareketleriyle oluşan deprem dalgaları yöreyi sık sık sarsıyor.

Doğu Anadolu’nun, Arabistan‘ın sıkıştırmasını, kendi hacmi içinde karşılayamaz bir konuma ulaştığı yakın bir jeolojik dönemde, Anadolu‘yu boydan boya kesen 2 büyük fay gelişti  ve bu fayların arasında bağımsız bir parça  oluştu.  Bu parçaya Anadolu Levhası adı veriliyor.

Arabistan‘ın kuzeye ilerleyip Doğu Anadolu‘yu sıkıştırması sürdükçe fayların arasında kalan bölge (Anadolu Levhası) batıya doğru kaçıyor ve doğudaki sıkıştırma gücünün bir kısmını batıya iletiyor. Bu hareket, kör bir makasın kalın bir kartonu kesmeye çabalaması ve kesilemeyen kartonun makasın arasından kayarak uzaklaşmasına benzetilebilir.

İki büyük faydan kuzeydeki Kuzey Anadolu Fayı, güneydeki ise Doğu Anadolu Fayı olarak bilinir. Bu faylar boyunca hareket yan-yana iki hatta, farklı yönlerde giden trenlerin hareketine benzetilebilir. Bu nedenle bu tür faylara yanal atımlı fay diyoruz.

İstanbulda yakın bir gelecekte olması beklenilen deprem, Kuzey Anadolu fayı boyunca uzun bir süredir birikmekte olan bu gücün boşalmasının sonucu olarak ortaya çıkacak ve büyüklüğü 7‘nin üzerinde olacaktır.

Anadolu Levhasının batı yönünde kaçması Batı Anadolu ve Ege bölgesinde kuzey-güney yönünde gerilmeye yol açıyor. Bu bölgede Doğu Anadolu‘nun tersine olarak kıta kabuğu uzuyor ve inceliyor. Kıta kabuğundaki bu incelme ve uzamanın sonucunda, Batı Anadolu‘da bölgede doğu-batı uzanımlı dar, ince ve  uzun dağ sıraları gelişmiştir. Bu sırtların arasında da, Büyük Menderes, Gediz  gibi  bölgenin başlıca  akarsularının yatakları yerleşmiştir. Dağ sırtlarıyla arada kalan vadilerin sınırları da faylıdır. Ancak Doğu Anadolu bölgesindekilerden farklı olarak bu faylar sıkışmaylar değil gerilmeler sonucunda gelişmiştir. Batı Anadolu‘daki fayların boyları kısa olduğundan Anadolu‘yu boydan boya kesen Kuzey Anadolu Fayı kadar büyük depremler oluşturmazlar.

Yücel Yılmaz
Bilim Akademisi Üyesi (Kadir Has Üniversitesi)