Thatcher ilüzyonu: Mars yüzeyinde gerçekten insan yüzü var mı?

Annelerin yavrularına baktığı gelişmiş hayvan türlerinde genellikle beyinde anneyi tanımaya yönelik özelleşmiş bölgeler bulunur. İnsanda da anneyi tanıma ağırlıklı olarak annenin yüzünü hatırlama ile gerçekleşir. Bunun için beyinde bir bölgenin (fusiform girus) yüz tanıma konusunda özellikle ön plana çıktığını biliyoruz.

Peki bir görüntünün “insan yüzü” olarak algılanması nasıl gerçekleşiyor? Göz, burun ve ağız parçaları bulup bunları birleştiriyor muyuz? Yoksa yüzün tamamını, bir seferde mi algılıyoruz?

Bulgular hem parça bilgisinin, hem de bütüncül bilginin kullanıldığını gösteriyor, ama bütüncül bilgi daha önemli. Bir kağıda iki yan yana nokta, altına da bir yarım ay çizdiğimizde, bunu hemen bir yüz olarak algılayabiliyoruz. Oysa ne noktalar insan gözüne benziyor, ne de yarım ay dudaklara… İşte bu bütüncül bilginin etkisi; noktalar ve çizginin kağıt üzerindeki dizilimi ve aralarındaki uzaklık ilişkileri beyinde işlenerek bize bu çizimin bir yüze ait olduğu hissini veriyor. Bazen yolda bulduğumuz taşlara, bulutlara, veya gezegenlerin fotoğraflarına baktığımızda bir şeyleri insan yüzüne benzetmemiz bundan. Tayfun Akgül’ün montaj portrelerine bakarsanız, bu söylediklerim daha anlamlı gelecek.

1980 yılında, York Üniversitesi’nden Peter Thompson yüz görüntülerinin algılanmasında bütüncül bilginin önemini ortaya koyan bir deney yaptı.

Yukarıdaki fotoğrafta ters çevrilmiş iki yüz görüntüsü göreceksiniz. Thompson bu deney için o zamanın İngiltere başbakanı Margaret Thatcher’ın fotoğrafını kullanmıştı; biz tanınmış bir politikacı kullanmamayı tercih ettik. Fakat bu deneyi en sevdiğiniz politikacıyla da yapabilirsiniz. Yapmanız gereken şey ağız ve gözleri kesip, ters çevirerek tekrar yapıştırmak.

Normalde göz, burun ve ağzı belli bir geometrik düzende bulmayı bekleyen beyniniz ters çevrilmiş yüzlere alışık olmadığı için bu yüz görüntüsünü kolaylıkla işleyemeyecek. Örneğin tanıdık bir kişinin fotoğrafı kullanıldıysa, görenler bu kişinin kim olduğunu hemen söyleyemeyecek. Dahası, parça bilgisinin işlenmesi, geometrik bağlam ortadan kalktığı için çok zorlaşmış olacak. Bu yüzden de görüntüde bir terslik olduğunu muhtemelen ilk bakışta fark edemeyeceksiniz. İlk defa Thatcher’in fotoğrafıyla yayınlandığı için bu etkiye Thatcher ilüzyonu deniyor. Görüntüdeki problemin ne olduğunu bir kere fark ettikten sonra bile görüntü (ters olduğu sürece) sizi çok da fazla rahatsız etmeyecek. Oysa resmi bir de ters çevirip bakın! (Ters çeviremiyorsanız lütfen tıklayın)

Albert Ali Salah
BAGEP ödülü sahibi (Boğaziçi Üniversitesi)

Ana Görsel: Shutterstock

Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

Önceki İçerikKalp Damar Sistemi
Sonraki İçerikEvrim teorisinin ülkemizde gecikmesinin nedenleri
Albert Ali Salah

Albert Ali Salah 1994 yılında İstanbul Alman Lisesi’nden, 1998 yılında Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldu. 2006 yılında Avrupa Biyometri Ödülü’nü, 2014 yılında BÜVAK Araştırmada Üstün Başarı Ödülü’nü, 2017 yılında Bilim Akademisi BAGEP Ödülü’nü aldı. 2018 yılında Suriyeli mültecilerin sağlık, eğitim, işsizlik, güvenlik ve entegrasyon sorunlarına büyük veri yöntemleri ile çözümler getirmeyi amaçlayan D4R: Data for Refugees projesinin yürütücülüğünü yaptı. Araştırma konuları insan davranışının bilgisayarla analizi, örüntü tanıma ve yapay öğrenmedir. Halen Hollanda’da Utrecht Üniversitesi’nde öğretim üyesi, Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nde ilintili öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Albert Ali Salah’ın websitesi